HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Kansızlık: Nedenleri, belirtileri, tedavisi

Yorgunluk ve halsizlik şikayetleriyle doktora gittiğinizde büyük ihtimalle doktorun ilk aklına gelen teşhis kansızlık olur.

Kansızlık: Nedenleri, belirtileri, tedavisi

Doktor, sizden tam kan sayımı denilen tahlili yaptırmanızı ister. Çoğu zaman doktorların aklına gelen bu ilk teşhis doğru çıkar. Zira bu durum birbirinden farklı pek çok hastalığa ait bir belirti olabileceği gibi, basit bir sebepten kaynaklanan kan eksiklikleri tedavi edilmezlerse ciddi hastalıkların sebebi de olabilir. Bu da, her ne kadar çocuklarda ve kadınlarda görülme sıklığı daha fazla olsa da, her insanın hayatının bir döneminde anemiyle karşılaşacağı anlamına gelir.

Kansızlık Nedir?

Kansızlık dendiğinde, damarlarımızda dolaşan toplam kan miktarında azalma anlaşılır. Vücudumuzda yaklaşık 5-6 litre kan vardır. Bu miktarın azalması ancak kanın vücudun dışına çıkmasıyla mümkün olabilir. Oysa kansızlık (anemi), kanın içindeki oksijeni taşımakla görevli hemoglobin miktarında ya da eritrosit (kırmızı kan hücresi-alyuvar) yoğunluğundaki eksikliği tarif eder.

Hemoglobin aynı zamanda kana kırmızı rengini veren elementtir. Hemoglobin üretimi, kemik iliğinde olur. Özellikle az gelişmiş ülkelerde kansızlık, 5 yaşına kadar çocuklarda büyüme ve zeka bozukluklarına sebep olan ciddi bir sağlık sorunudur. Her insanın kanında olması gereken hemoglobin miktarı aynı değildir. Yaşa ve cinsiyete göre farklılık gösterir. Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) yaşlara ve cinsiyetlere göre belirlediği değerler, tüm dünyada anemi teşhisi koymakta standart ölçü olarak kabul edilir. Buna göre;

  • 6 ay-6 yaş arası çocuklarda 11 g/dL,
  • 6-14 yaşlarda 12 g/dL,
  • Yetişkin erkeklerde 13 g/dL,
  • Yetişkin kadınlarda 12 g/dL'nin,

altında kalan hemoglobin değerleri kan eksikliği olarak kabul edilir.

Sebeplerine bağlı olarak farklı türleri olan hemoglobin eksikliği yetersiz ve sağlıksız beslenmeyle yakından ilgilidir. Az gelişmiş ülkelerde ekonomik sebeplerden kaynaklanan yetersiz beslenme sorunu, gelişmiş ülkelerde ise metabolizmadaki bozulmalar sebebiyle besinlerden yeterince fayda sağlayamamaktan kaynaklanır. Gelişmiş ülkelerde 5 yaşına kadar çocuklar arasında %20 olan anemi oranı, az gelişmiş ülkelerde %80'e kadar çıkar. Ülkemizde ise ne yazık ki, her 2 çocuktan biri kansızdır.

Demir, folik asit ve B12 vitamini eksiklikleri, en çok karşılaşılan anemi sebepleri olarak karşımıza çıkar. Çocuklarda ise en yaygın sebep demir eksikliğidir. Alyuvarların içinde bulunan hemoglobin, oksijeni demir molekülleriyle bağlayarak dokulara taşır. Vücutta yeterince demir olmazsa dokulara yeterli oksijen taşınamaz. Bu yüzden hücre çoğalması ve yenilenmesi gibi hayati önem taşıyan işlemler gerçekleşemez. Bu durum, anne karnında başlayan gelişimin doğumdan sonra da sağlıklı şekilde sürmesinin önündeki en büyük engeldir. Dolayısıyla hamile kadınlar için de çok önemli bir sağlık sorunudur. Tedavi edilmeyen kan eksiklikleri, pek çok hastalığın ortaya çıkmasına sebep olur.

Kansızlığın Yol Açtığı Hastalıklar Nelerdir?

Çoğu insan kansız olduğunun farkında değildir. Rutin kan tahlillerinde ya da başka şikayetlerle doktora gittiğinde ortaya çıkar. Şüphesiz en ağır tablo, bebeklerde ve gelişme çağındaki bebeklerde meydana gelir. Zira çocuklarda rastlanan öğrenme güçlüğü, algı sorunları, dikkat eksikliği, fiziksel gelişmedeki yavaşlık gibi pek çok sıkıntının altında yatan sebebin anemi olduğu görülür. Okul çağındaki çocuklar kandaki hemoglobin eksikliği yüzünden daha çabuk yorulur, daha sık hasta olur ve bu yüzden okullarından geri kalırlar. Yetişkinlerde de ciddi oranda iş gücü kaybına sebep olan pek çok enfeksiyon hastalığı, kan eksikliği tablosuyla birlikte görülür. Sürekli yorgunluk, halsizlik sık sık hastalanmak bireylerin ruhsal sağlıklarını da olumsuz etkiler.

Kansızlık Nedenleri Nelerdir?

1. Demir eksikliği

iStock-1070159238

Demir, insan vücudundaki toplam miktarı sadece 4 gr. kadar olmasına karşın en ufak eksikliği metabolizmanın dengesini bozmaya yeterli olan, çok önemli bir elementtir. Yetişkin bir insanın günlük demir ihtiyacı 1-3 mg arasındadır. Besinlerle vücuda alınan demirin yaklaşık 1 mg'ı ter, dışkı ve idrarla kaybedilir. Kan eksikliği sorununun baş aktörü olan hemoglobinin yapımı ise demir elementinin en önemli görevi sayılır. Hemoglobin kanımızda, kırmızı kan hücreleri de denen alyuvarlarda bulunur ve dokularımızın ihtiyacı olan oksijeni taşır. Eksikliği ya da verimli çalışmaması halinde yeterince hemoglobin üretilemez, dokulara gerektiği kadar oksijen taşınamaz. Kadınlarda özellikle adet döneminde sık görülür.

2. Folik asit eksikliği

iStock-477423372

B9 vitamini olarak da bilinen folik asit, hücre yapımında ve DNA ile RNA üretiminde kullanılan bir vitamindir. Bebeklerin zeka gelişimine katkısı nedeniyle hamilelerdeki eksikliği özellikle önem taşır. Beslenmesinde yeşil yapraklı sebzelere yeterince yer ayırmayan kişilerde görülür.

3. B12 eksikliği

B12 vitamini kan yapımında çok önemli görevler üstlenir. Hayvansal gıdalarda bulunan B12 vitamini eksikliğine vejetaryen diyetle beslenen kişilerde sık rastlanır. Anemiyi yenmek için vitaminin alımına özellikle dikkat etmek gerekir.

4. Kusurlu hücrelerin kemik iliğine geçmesi

iStock-1022323842

Hemoglobin kemik iliğinde üretilir demiştik. Kemik iliğindeki bozulmalar hemoglobin üretimini olumsuz yönde etkiler. Vücutta yeterince hemoglobin olmazsa, besinlerden elde edilen oksijen taşınamaz. Tedavi edildiği halde düzelmeyen anemilerde kemik iliğine ait rahatsızlıklar düşünülmeli ve buna yönelik tetkikler yapılmalıdır.

5. Hormon yetersizlikleri

Tiroid bezi tarafından salgılanan tiroksin hormonu başka görevlerinin yanında oksijenin kullanımını artırmaya da yarar. Tiroksin hormonu salgısının yetersiz olduğu durumlarda tüm metabolizmayla birlikte kemik iliğindeki kan yapımı faaliyetleri ve besinlerden B12 vitamini emilimi de azalır. Bu salgının yetersizliğinde B12 eksikliğine bağlı anemi tablosuyla karşılaşılır.

6. Böbrek, karaciğer ve kalp hastalığı gibi sistemik hastalıklar

iStock-1169662101
Kalp yetmezliği, kanın gereken hızda vücutta dolaşımına engel olur. Karaciğer ve böbrekteki hastalıklar da kanın süzülmesi, zararlıların vücuttan atılması ve temiz kanın yeniden dolaşıma sokulması görevlerini yapamıyorlarsa, vücutta anemi meydana gelir.

7. Tekrarlayan enfeksiyonlar

Enfeksiyon ve kansızlık ilişkisi tam bir kısır döngü oluşturur. Enfeksiyonlar sırasında vücut mikropların faydalanmaması için kan yapımını azaltır. Bu durum hastalık sırasında kan değerlerinin düşük ölçülmesine sebep olur.

Kansızlığın Nedeni Nasıl Teşhis Edilir?

Yukarıda sıralanan şikayetlerle doktora giden bir kişiye anemi teşhisi koymak çok kolaydır. Hastayı dinleyen doktor, fiziki muayeneden elde ettiği bulgularla birlikte kolaylıkla bu teşhisi koyacaktır. Fakat tedavi şeklini, kan eksikliğinin sebebi belirler. Bu da basit bir kan tahliliyle, tam kan sayımı (hemogram - CBC) yapılarak bulunabilir. Bu tahlil kan hücrelerinin sayısı ve çeşitleri ile özellikle alyuvarlar (eritrosit) ve akyuvarlarla (lökosit) ilgili olmak üzere pek çok kan bileşeni hakkında önemli bilgiler verir. Elde edilen verilerle açıklanamayan anemilerde ise vücutta bir kanama olabileceği düşünülür. İlk akla gelen de sindirim sistemindeki bir kanamadır. Bu ihtimal karşısında endoskopik yöntemler uygulanabilir. Gastroskopi (mide endoskopisi) ve kolonoskopi (kalın bağırsak endoskopisi) yapılarak kanama olup olmadığına bakılır.

Kansızlık Belirtileri Nelerdir?

1. Cilt renginde solgunluk

Hafif derecede eksikliklerde neredeyse ilk ve tek belirti cilt renginin canlılığını kaybetmesi, soluklaşmasıdır. Hastalar sırf renkleri soluk görünüyor diye bir hekime başvurmazlar, durumu geçiştirirler. Anemi ancak başka sebeplerden ötürü yapılan kan tahlillerinde, tesadüfen anlaşılır.

2. Halsizlik, bitkinlik, çabuk yorulma

yorgun

Kandaki hemoglobin eksikliği belirginleştikçe, vücutta oksijen miktarı giderek azalır. Hücrelerin çoğalmak ve yenilenmek için ihtiyaç duydukları enerji sağlanamaz. Metabolizma çalışmasını yavaşlatır, sahip olduğu enerjiyi en ekonomik şekilde kullanmaya başlar. Bu da daha az iş yaptığınız halde daha çabuk yorulmanıza sebep olur.

3. Saç dökülmesi

D vitamini eksikliğine bağlı kansızlıkta en sık görülen belirtilerden biridir. Kökten koparak dökülme ve kalıcı saç kaybına sebep olmaz. Saçlar incelerek ve kırılarak dökülür. Kansızlık tedavi edildiğinde, saç dökülmesi şikayeti de ortadan kalkacaktır. Tedaviye başladığınız halde saçlarınızda düzelme görmediyseniz, telaşa kapılmayın. Şikayetlerinizin ortadan kalkması için en az 6 ay süren bir tedavi gerekir.

4. İştahsızlık

Çocuklarda en sık rastlanan belirtidir. En önemli sebebi de yetersiz beslenmeye bağlı demir eksikliği olarak karşımıza çıkar. Yeterince beslendiği halde demir eksikliği olan çocuklarda ise, süt, yoğurt, peynir gibi demir emilimini engelleyen gıdaların fazla ya da zamansız tüketimi söz konusu olabilir. Çocukların beslenmesinden süt ürünlerini çıkarmak söz konusu olamayacağına göre, demir içeren besinlerle birlikte tüketilmelerinin önüne geçmek çözüm olabilir. İştahsızlık ve buna bağlı olarak kilo kaybı da sık görülen kansızlık şikayetleri arasındadır.

5. Kabızlık

abdominal-pain-2821941_1920

Kansızlığa bağlı oksijen yetersizliği bağırsakların emilim hızlarında da yetersizliğe sebep olur. Kansızlık sırasında bu yüzden ortaya çıkan kabızlık, hastalığın tedavisi sırasında da kullanılan ilaçlar sebebiyle devam eder. Hastalar kansızlık sırasında benimsedikleri hareketsiz yaşantıyı tedavi sırasında da sürdürmek eğiliminde olurlar. Hareketsizlik tek başına bile kabızlık sebebi olabilir.

6. Mide bulantısı

Tüm sistemlerle birlikte sindirimde de yavaşlama olur. Emilimi midede olan vitaminlerin eksikliğine bağlı anemilerde, besinlerin uzun süre midede kalması bulantıya sebep olabilir. Anemi uygun şekilde tedavi edildiğinde, bulantı şikayetleri de ortadan kalkar.

7. Çarpıntı

Kan eksikliği, kalbin daha fazla çalışmak zorunda kalmasına sebep olur. Tüm sistemlerle birlikte dolaşım sistemi de yavaşladığından, her zaman yaptığınız işleri yaparken kalbinizin daha hızlı çalıştığını hissedebilirsiniz.

8. Nefes darlığı

Kandaki oksijen yetersizliği doğal olarak nefes darlığına sebep olur. Hastalar en az efor sarf ettikleri bir işte bile nefes nefese kalırlar. Bu durum dinlenmeyle düzelir.

9. Kulak çınlaması

Sebebi tam olarak bilinmemekle birlikte B12 vitamini, magnezyum ya da çinko eksikliği tespit edilen hastalarda kulak çınlaması şikayeti olduğu görülür. Adı geçen vitamin ve minerallerin tansiyon ve damar hastalıklarıyla olan ilişkileri göz önüne alınarak, anemi vakalarında görülen düşük tansiyonun kulaklarda çınlamaya sebep olduğu düşünülür. Başka pek çok ciddi hastalığın da belirtisi olabildiğinden, başta kulak-burun-boğaz yönünden olmak üzere, tetkik edilmesi gerekir.

10. Sık hastalanmak

Hem belirti hem de sonuç olarak karşımıza çıkar. Bağışıklık sisteminin bir savunma biçimi olarak, hastalıklar sırasında kan üretimi yavaşlatılır. Sık sık hasta olan kişilerde kan üretimindeki azalma devam ettikçe kansızlığın derecesi de artış gösterir.

11. Pika sendromu

Psikolojik sebepler bir kenara bırakılırsa, bazı vitamin ve minerallerin eksikliklerinde hastalarda gıda maddesi olmayan şeylerin yenmesi eğilimi görülebilir. Demir eksikliği tespit edilen bazı hastalarda da toprak yeme davranışı gözlenir. Gerçi bu konuda bilim insanları arasında tam tersi yönde görüş bildirenler de vardır. Onların görüşüne göre; insanlar demir eksikliğinden ötürü toprak yemezler, toprak yedikleri için demir eksikliğine maruz kalırlar.

12. Kas ağrıları, kramplar

eklem ağrısı

Kaslar, vücudun en çok oksijen kullanan bölümleridir. Herhangi bir sebebe bağlı olarak gelişen anemilerde kan dolaşımı yavaşladığı için kaslara yeterli miktarda oksijen taşınamaz. Bu da hastalarda kas ağrıları ve kramplara sebep olabilir.

13. Kansızlık baş döndürür mü?

Demir eksikliği anemilerinde, dokulara yeterli oksijen gitmemesi sebebiyle tüm sistemlerde yavaşlama meydana gelir. Vücut savunmasının bir parçası olarak tansiyon da düşer. Özellikle aniden ayağa kalkınca hissedilen baş dönmesi de bu yüzdendir.

14. Kansızlık kilo yapar mı?

Kemik ve damar yapısında, kasların ve metabolizmanın çalışmasında bir hormon gibi etki yapan D vitaminini güneşten alırız. Yeterince D vitamini alınmadığı durumlarda metabolizma sağlıklı çalışamaz. Eğer diyet yapmanıza rağmen kilo veremiyorsanız, D vitamini eksikliğine bağlı aneminiz olabilir.

Kansızlık Kimlerde Görülür?

Büyümenin yani hücre çoğalmasının en hızlı gerçekleştiği çocukluk ve ergenlik dönemleri, kansızlığın en sık rastlandığı dönemlerdir. Çünkü bu yaşlarda vücudun oksijene olan ihtiyacı, yaşamın diğer dönemlerine göre çok daha fazladır. Mevcut oksijen çok hızlı ve fazla miktarlarda tüketilir ve tekrar yerine koymak gerekir. Besinlerden alınan demir ise çoğu zaman yetersiz kalır ve desteklenmesi gerekir.

Demir yönünden zengin besinlerin az tüketilmesi ya da alınan demirin emilimindeki yetersizlik, kansızlığa sebep olur. Bu veriler ışığında, anne adayları ile gelişme ve ergenlik çağındaki çocukların sağlık kontrollerinin düzenli olarak yapılması ve beslenmeleri bakımından desteklenmeleri çok önemlidir.

  • Sürekli ya da çok sık ağrı kesici kullananlarda,
  • Sindirim sistemine ait, demir emilimini azaltan hastalıklara sahip olanlarda,
  • Akaryakıt istasyonları, kimya laboratuvar, maden ocakları gibi, zehirli gazların havaya yoğun bir şekilde karıştığı ortamlarda çalışmak zorunda kalanlarda,
  • Ekonomik olarak yetersizlikleri nedeniyle iyi beslenemeyenler,
  • Vejetaryenler,
  • Kronik hastalıkları olanlarda kan eksikliği çok yaygındır.

Kansızlık Tedavisi Nasıl Yapılır?

Bu önemli sağlık sorununun tedavisi, sebep olan etkene göre planlanır. Aneminin varlığının tespiti için basit bir kan tahlili yeterli olur. Fakat sebebinin anlaşılması için daha ileri tetkikler gerekebilir.

1. Demir takviyesi

iStock-1010252644

Çocuklarda ve yaşlılarda demir eksikliği besinlerle yeterince karşılanamadığı hallerde demir içeren damla, hap, şurup ya da enjeksiyon formunda ilaçlar kullanılır. Demirin emilimini artırmak için ilaçların aç karnına alınması önemlidir. Süt ve yoğurt gibi kalsiyum içeren besinler demirin emilimini engeller.

2. Folik asit takviyesi

iStock-124550577

B vitaminleri içinde yer alan ve B9 vitamini olarak da bilinen folik asit, özellikle anne karnındaki bebeklerin nöral gelişimi için hayati önem taşır. Beyinden başlayarak kuyruk sokumuna kadar devam eden ve omurgayı da içine alan nöral tüpün açık kalarak bebekte gelişim bozukluğuna sebep olmasının en önemli sebeplerinden biri folik asit eksikliğidir. Nöral tüpün, gebeliğin 3. haftasına kadar gelişimini tamamlayarak tamamen kapanması gerekir. Bu durumda anne adaylarının henüz anne olmaya karar verdikleri günden başlayarak bir kadın doğum doktorunun takibine girmeleri ve gebelik başlamadan folik asit takviyesi almaya başlamaları yerinde olur.

3. Kan verilmesi

Dünya Sağlık Örgütünün tüm dünyada yapılan titiz çalışmaları değerlendirerek ortaya koyduğu "normal" kan değerlerinin değişen yaşam biçimleri ve insanların biyolojik farklılıklarını da göz önüne alarak güncellediği ve normal kabul edilen sınırların altında kalan değerler, derecelerine göre tedavi edilir. Hafif ve orta derece eksikliklerde sorunun sebebine göre medikal tedavi uygulanır. Medikal tedavinin başarılı bir sonuç vermesi en az 6 ay sürer. Bu durumda, daha ağır eksikliklerin tedavisinde ilaçların etki süresini beklemek için zaman yoktur.

Bu hastalara kan verilmesi ve ardından medikal tedaviye devam edilmesi gerekir. Günümüz tıp teknolojisi, kanı bileşenlerine ayırabilecek imkanlara sahip. Böylece hastaya bir ünite kanın tamamı değil, sadece ihtiyacı olan bileşenlerin verilmesi de mümkün. Bu yolla aynı zamanda, kan bağışlarının farklı farklı hastalarda, daha verimli kullanılması da mümkün olur.

Kansızlık Nasıl Giderilir?

Demir eksikliğine bağlı anemilerde en değerli kaynak kırmızı et ve sakatat ürünleridir. Kansızlık için ne yemeli: Tavuk, yumurta, balık ve kabuklu deniz ürünleri gibi hayvansal gıdaların yanı sıra buğday ve yulaf gibi tahıllar (özellikle kabuklarıyla tüketildiğinde vitamin ve mineral açısından daha zengindirler); koyu yeşil yapraklı sebzeler; kuru üzüm, kuru kayısı, kuru erik, badem, fıstık gibi kuru yemişler tedavide önemli yer tutar. Besinlerden alınan demirin emilimini artırmak için C vitamini de diyete eklenmeli, kafeinli içecekler ise demir emilimini azaltacağı için en azından yemeklerle birlikte tüketilmemelidir. Ispanak halk arasındaki yaygın kanaatin aksine demir içerdiği için değil, değerli bir C vitamini kaynağı olduğu için anemi tedavisine yardımcı olur.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler